Kadınların yaşam döngüsünde bir geçiş dönemini temsil eden menopoz, genellikle 45-55 yaşları arasında gerçekleşir ve her kadın bu süreci farklı şekilde deneyimleyebilir.
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Kazibe Koyuncu Demir, menopozun yalnızca cinsel sağlığın sona ermesi olarak algılanmaması gerektiğini vurgulayarak “Menopoz kadınların yaşamında yeni bir evreyi ve dönüşümü işaret eder. Bu dönemde hormon seviyelerinde önemli değişiklikler meydana gelir. Östrojen ve progesteron gibi hormonların azalması, birçok fiziksel ve duygusal belirtiye yol açabilir. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre menopoz, yumurtalıkların işlevini yitirmesiyle birlikte menstrüasyon döngüsünün kalıcı olarak durmasıdır. Bu süreci ‘üreme yeteneğini kaybetmek’ yerine, bedenin üreme işlevini yeniden düzenlemesi olarak görmek daha doğru olur” ifadelerini kullandı.
PREMENOPOZ GENELLİKLE 45-47 YAŞLARINDA BAŞLAR
Menopoz sürecinin üç aşamada gerçekleştiğini belirten Doç. Dr. Demir, şu bilgileri verdi:
“Menopoz öncesi dönem olan premenopoz 45-47 yaşları arasında başlayıp bazen 50 yaşına kadar uzayabilir. Bu dönemin en belirgin işareti adet döngüsündeki düzensizliklerdir. Son adet kanamasının gerçekleşmesiyle birlikte menopoz dönemi başlar. Postmenopoz ise menopozdan bir yıl sonra başlayarak yaşlılık dönemine kadar devam eder.”
Premenopoz belirtilerini adet düzensizlikleri, ani ateş basmaları ve gece terlemeleri, ciltte incelme ve hassasiyet, hormonal dalgalanmalar sonucu uyku problemleri, sinirlilik ve hafıza sorunları olarak sıralayan Doç. Dr. Kazibe Koyuncu Demir, bu dönemde kadınların doğru bir şekilde bilgilendirilmesi ve gerektiğinde profesyonel yardım alınmasının önemine işaret etti.
‘KADINLARIN YÜZDE 75’İ SICAK BASMALARI VE GECE TERLEMELERİ YAŞAR’
“Menopoz sırasında, premenopozda görülen belirtiler devam edebilir. Kadınların yüzde 75’i sıcak basmaları ve gece terlemeleri yaşarken, yüzde 53’ü uykusuzluk problemiyle karşı karşıya kalmaktadır.
Ayrıca vajinal kuruluk ve idrar kaçırma gibi ürogenital sorunlar da sıkça görülmektedir” diyen Doç. Dr. Demir, menopoz döneminin sağlıklı geçirilebilmesi için şu önerilerde bulundu:
“Hormon Replasman Tedavisi ile kaybedilen hormonların yerine konması, sıcak basmaları, gece terlemeleri ve vajinal kuruluk gibi belirtilerin hafifletilmesine yardımcı olur. Ancak bu tedaviye başlamadan önce bir hekimle detaylı bir değerlendirme yapılması önemlidir.”
“Dengeli Beslenme ile menopoz döneminde kalsiyum ve D vitamini alımını artırmak, kemik sağlığını korumak açısından kritik öneme sahiptir. Süt, yoğurt, yeşil yapraklı sebzeler ve yağlı balıklar gibi gıdalar bu besin maddeleri açısından zengindir. Ayrıca sağlıklı yağlar, tam tahıllar ve bol meyve-sebze tüketimi genel sağlığı destekler.”
“Düzenli Egzersiz ile fiziksel aktivite, kemik yoğunluğunu artırmaya, kalp sağlığını korumaya ve ruh halini iyileştirmeye yardımcı olur. Haftada en az 150 dakika orta şiddette aerobik egzersiz ve kas güçlendirici aktiviteler önerilmektedir.”
“Stres Yönetimi ile yoga, meditasyon ve derin nefes alma gibi gevşeme teknikleri, menopoz döneminde karşılaşılan stres ve kaygıyı azaltmaya yardımcı olabilir. Düzenli uygulanan bu teknikler, zihinsel sağlığı olumlu yönde etkiler.”
Yeterli Uyku ile iyi bir uyku düzeni, hormonal dengeyi korumaya ve genel sağlığı desteklemeye yardımcı olur. Uyumadan önce rahatlatıcı bir rutin oluşturmak ve uyku ortamını düzenlemek, uyku kalitesini artırabilir.”
Düzenli Sağlık Kontrolleri ile menopoz sonrası ortaya çıkabilecek sağlık sorunlarının erken tespiti için düzenli sağlık kontrolleri ve tarama testleri önemlidir. Özellikle kemik sağlığı, kalp hastalıkları ve meme kanseri için takip yapılmalıdır.”
Psikolojik Destek ile menopoz döneminde yaşanan duygusal değişikliklerle başa çıkmak için gerekirse bir terapistten destek almak faydalı olabilir. Duygusal destek, bu geçiş sürecinde önemli bir rol oynar.”
Menopozu hem fiziksel hem de zihinsel bir süreç olarak ele almanın ve bütüncül bir tedavi planı oluşturmanın önemini vurgulayan Doç. Dr. Kazibe Koyuncu Demir, “Menopoz, yaşamın bir başka gençlik dönemi olarak değerlendirilip sağlıklı bir şekilde geçirildiğinde yeni fırsatlar sunan bir dönem haline getirilebilir” dedi.